Mutfağınızı Daha Çevreci Yapmanın 7 Yolu

Daha çevreci bir hayata geçiş yapmak göz korkutucu olabilir, ama sizin için böyle olmasını istemiyorum. Ufak adımlarla başlayıp elinizden geldiği kadarını yapmanız yeterli. Bütün iyi şeyler zaman alır, değil mi? Bu işin sırrı sabır. Deneme ve yanılma çok önemli ve bireysel etkimizin farkında olmak, daha çevreci olmaya giden yolu epey kolaylaştırıyor.

Mutfağınızı daha çevreci hale getirmek kendiniz ve gezegenimiz için yapabileceğiniz en iyi şeylerden biri. Birkaç ufak değişiklikle kısa sürede kendinize ekolojik bir mutfak kurabilirsiniz. Çöpünüzün %70’i komposta değil çöplüğe gidiyorsa nereden başlamamız gerektiği belli.

Kompostalaybileceğiniz her şeyi kompostlayın

Çöplerinizi kompostlayarak yaşadığınız şehirde elle tutulur bir değişiklik yapabilirsiniz. Çöplüklere giden çöp miktarını azalttığınızda atmosfere yayılan (ve hava kirliliğine sebep olan) metan gazı miktarını da azaltırsınız ve besin maddeleriyle dolu, bol bol meyve sebze yetiştirmeye elverişli harika bir toprak elde edersiniz.

Yerel ürünler alın

Yediğiniz gıdaların nereden geldiği çok önemlidir. Mümkün olduğunca yerel ürünler alın!

Gıdaların çiftlikten masanıza gelene kadar kat ettiği yol ne kadar az olursa o kadar iyi. Soğuk havalarda ananas çok lezzetli olabilir, ama bir de onu size ulaştırmak için ortaya çıkan kirliliği düşünün. Gıdaların bize ulaşmadan bozulmasını önleyen koruyucular ve biyositler de cabası. Yerel çiftçileri ve pazarları desteklemeye çalışın. Bu başlamak için çok iyi bir nokta olacaktır. Ayrıca olabildiğince sık sürdürülebilir ürünler almayı hedefleyin!

Daha az atık üretim

Kendi alışveriş çantalarınızı kullanarak, taze ve paketlenmemiş ürünleri tüketebileceğiniz miktarlarda alarak ürettiğiniz atık miktarını azaltabilirsiniz. Bu, mutfağınızı ‘yeşilleştirmek’ için atabileceğiniz en kolay adım! Eğer yemekleriniz düzenli olarak çöpe gidiyorsa ya çok fazla satın alıyor ya da çok fazla pişiriyorsunuz demektir. Eskiden haftada bir alışverişe giderdim, ama zaman içinde çok fazla gıdayı çöpe attığımı fark ettim. Eğer bütün öğünlerimi önceden planlayıp haftada iki kez alışverişe gidebilirsem aldığım bütün gıdaları kullanıp çok daha az atık üretiyorum. Bazı yemekleri önceden pişirip buzluğa atarak da bozulmalarını önleyebilirsiniz.

Cam kavanozları içinde bakliyat saklamak için değerlendirin ve elinizin altında bolca tekrar kullanılabilir bez çanta bulundurun. Eğer paketli ürünler alıyorsanız mutlaka çöplerini geri dönüşüme atın.

İpucu: Süpermarkete giderken pazara gidiyormuş gibi davranın. Pazarlarda genelde ürünler paketlenmemiştir ve kendi bez çantalarınızı götürmeniz gerekir. Süpermarketi de aynı şekilde düşünün. Size tuhaf bakışlar atanlar olabilir, ama kimin umrunda? Değil mi?

Dayanıklı ürünleri büyük miktarlarda alarak hem markete daha nadir gidebilir, hem de uzun vadede tasarruf edebilirsiniz.

Toksik kimyasallardan vazgeçin

Hemen şimdi mutfağınıza gidip bütün sert temizleyicileri atmanızı istiyorum. Hem size hem çevreye zarar veriyorlar. Mutfağınızı ve evinizi temizlemenin pek çok çevreci yolu var.

Kendi temizleyicilerinizi yapmayı denediniz mi? Bu, mutfağınızı dezenfekte etmenin eğlenceli, kolay ve ucuz bir yoludur.

Suyu bilinçli kullanın

Mutfağınızı daha çevreci hale getirmenin en ucuz yollarından biri tasarruflu bir musluk başı monte etmektir. Yemek yaparken genellikle su harcarız ve bu basit adım, suyun basıncını değiştirmeden akışını kontrol ederek su tasarrufu yapmanızı sağlar.

Bulaşık makinesini tamamen dolunca çalıştırın ve bulaşıkları kendi kendine kurumaya bırakın. Camları hafif açık bırakınca bir saat içinde kuruyacaklardır. Eğer mutfağınıza yeni bir ürün alacaksanız daha az elektrik harcayan alternatifleri seçmeye çalışın. Bu, aylık elektrik faturanızı da azaltacaktır.

Telefonu Bırakın

Teflon tava ve tencereler PFOA denen kanserojen kimyasallarla kaplanır. PFOA’ların bir türü olan politetrafloroetilen (PTFE) yüksek sıcaklıklarda zehirli bir buhar çıkarabilir. Titanyum ürünler PTFE içerebilir, bu yüzden emin değilseniz sormakta veya kaçınmakta fayda var.

En iyi ‘eko’ malzeme olduğu iddia edilen seramik o kadar da mucizevi değildir. Çoğu seramik ürün kolay çizilir ve yapışmaz değillerdir. Ayrıca seramik tava ve tencerelerin kaplamalarında yüksek miktarlarda kurşun ve kadmiyum bulunduğuna ilişkin raporlar mevcuttur.

Paslanmaz çelik daha iyi ve dayanıklı bir seçenektir ama yemeğinize nikel ve krom sızdırabilir. Bu yüzden çelik kullanmayı seçerseniz karbonlu çeliği tercih edin.

Açık ara en iyi seçenek ise dökme demirdir. Maalesef dökme demir ürünler pahalı ve ağırdır, ayrıca düzgün temizlenmezlerse bozulurlar. Bence yine de bunlara değer, çünkü vücudumuza girenler sağlığımız için en belirleyici faktördür.

Dayanıklı ve kullanışlı araç gereçler seçmek, daha çevreci olmaya giden yolda önemli bir adımdır. Mesela çoğunlukla iki kişilik yemek yapıyorsanız yavaş pişirici bir tencere veya mini fırın tercih edebilirsiniz. Bunlar efektif ve uygun fiyatlıdır, ayrıca normal fırınınızdan %30 daha az enerji harcayarak karbon ayak izinizi küçültürler.

Buzdolabını doldurun

Buzdolabınızın ya da derin dondurucunuzun daha efektif çalışmasını istiyorsanız dolu olduğundan emin olun. Buzdolabınız on yıldan eskiyse değiştirmenin zamanı gelmiş demektir. Eski buzdolapları çok fazla enerji harcayarak elektrik faturanızı epey kabartır.

Buzdolabının kapağını açıp uzun süre önünde dikilmeyin, bu da çok enerji harcar.

Daha az kırmızı et yiyin

Büyükbaş hayvan üretimi ve beslenmesi iklim değişikliğinin en büyük nedenlerinden biridir. Bir inek geğirdiğinde ısıyı atmosfere hapsetme konusunda karbondioksitten 23 kat daha başarılı olan metan gazı açığa çıkar. Ayrıca hayvan üretimi ve tüketimi sadece suyu, havayı ve toprağı kirletmekle kalmaz, aynı zamanda küresel sera gazlarının %18’inden sorumludur – bu egzoz gazlarından daha büyük bir oran.

Eti tamamen bırakmak istemiyorsanız en azından haftada bir veya iki porsiyona indirebilirsiniz.